Amerika Birleşik Devletleri'nde, zengin ve etkili kişiler arasında sayılan Jeffrey Epstein'ın ölümü, uluslararası medyada geniş yankı buldu. Epstein, çocuk istismarı ve fuhuş ağı kurmak gibi ağır suçlamalarla gündeme gelmişti.

Epstein Olayı Nedir?

Jeffrey Epstein, 2005 yılında, Florida'da 14 yaşındaki bir kız çocuğuna para karşılığı cinsel ilişki teklif etmek suçlamasıyla gözaltına alınmıştı. Bu olay, Epstein'ın yargılanma sürecinin başlangıcı oldu.

İddialar arasında, Epstein ve çevresinin reşit olmayan birçok kız çocuğunu cinsel istismara maruz bıraktığı yer alıyordu. 2008 yılında, Epstein tek bir suçlamadan mahkum edildi ve 13 ay hapis cezasına çarptırıldı.

2019'da Epstein, geniş çaplı bir fuhuş ağı oluşturmakla suçlanarak tekrar gözaltına alındı. Ancak, hapis cezasını çekmeye başladıktan kısa bir süre sonra, hapishanede ölü bulundu.

Dosyalar, Epstein'ın fuhuş ağına birçok önemli ismin dahil olduğunu ortaya koyuyor. Bu isimler arasında Ghislaine Maxwell, avukat Alan Dershowitz, model ajansı sahibi Jean Luc Brunel ve Prens Andrew gibi figürler yer alıyor.

Epstein dosyasında yer alan detaylar, olayın boyutunu ve karmaşıklığını gözler önüne seriyor. Bu skandal, uluslararası ilişkiler ve yüksek düzey siyasetçilerin de dikkatini çekti.

Maxwell davası, yüksek profilli isimlerin karıştığı, etik dışı savunma taktikleri ve dava dosyalarının kademeli açıklanmasıyla dikkat çeken, tarihi bir hukuk mücadelesi olarak kayıtlara geçti.

2021 yılında, Jeffrey Epstein'ın eski partneri Ghislaine Maxwell, genç kızları Epstein ve onun çevresine cinsel amaçlarla sunmak suçlamasıyla Manhattan Başsavcılığı tarafından 20 yıl hapis cezasına mahkûm edildi. Bu karar, Epstein davasının en çarpıcı dönemeçlerinden biri olarak tarihe geçti.

Maxwell, davası süresince, Epstein'ın kurbanlarından Virginia Giuffre'nin arkadaşlarına, Giuffre'yi yalanlamaları için para teklif etmek gibi etik dışı yöntemlerle savunmasını güçlendirmeye çalıştı. Ayrıca, mağdurların ifadelerini reddederek ve etkilenen diğer kişilerin suçsuzluğunu savunarak kamuoyunun dikkatini dağıtmaya çalıştı.

2015'te başlayan ve Maxwell'e yönelik ilk ciddi adımların atıldığı dava sürecinde, ABD Bölge Hakimi Loretta Preska'nın emriyle dosyalar, 2020-2023 yılları arasında kademeli olarak kamuoyuna açıklandı. Bu dosyalar, olayın tüm detaylarını ve karışan kişilerin kimliklerini ortaya koydu.

Bu dosyalarda, İngiltere Kraliyet Ailesi üyelerinden Prens Andrew'un adı da geçiyor. Johanna Sjoberg, 2001'de Epstein'ın Manhattan dairesinde Prens Andrew tarafından taciz edildiğini iddia etti. Prens Andrew ise bu suçlamaları reddetti. Ayrıca, Virginia Giuffre'nin ifadelerinde eski ABD Başkanı Donald Trump ve Harvard Hukuk Profesörü Alan Dershowitz gibi isimler de yer alıyor.

Epstein olayı, üst düzey politikacıları ve ünlü isimleri içeren, uluslararası bir skandalın odak noktasında. Bu skandal, sürekli yeni bilgilerle daha da karmaşık bir hale geliyor.

Epstein davasında sürekli yeni detaylar gün yüzüne çıkıyor. Bu karmaşık olay, birçok ünlü ismi içine çeken bir skandalın merkezinde yer alıyor. İşte bu dosyada yer alan son bilgiler:

Virginia Giuffre, ünlü finansçı Jeffrey Epstein tarafından cinsel ilişkiye zorlandığını iddia ediyor. Bu olaylar zinciri, Epstein'in çevresindeki bazı tanınmış isimlerle ilişkilendiriliyor. Giuffre, 2022'de Epstein'ın eski avukatı Alan Dershowitz hakkındaki suçlamalarını geri çekti.

Giuffre, aynı zamanda İngiliz Kraliyet ailesinin üyesi Prens Andrew ile ilgili bir dava da açmıştı. Bu dava da 2022 yılında sonlandırıldı.

Dava dosyalarında, Giuffre'nin Alan Dershowitz, Jean Luc Brunel, bazı ABD'li politikacılar ve dünya liderleriyle zorla ilişkiye girdiğini belirten ifadeler bulunuyor.

Dokümanlarda, Epstein'in tanınmış isimlerle bağlantılarına dair iddialar da yer alıyor. Örneğin, eski ABD Başkan Yardımcısı Al Gore ve eski Başkan Barack Obama döneminde görev yapmış George Mitchell, Epstein ile yakın ilişkiler içinde olduğu iddia ediliyor.

İlginç bir detay olarak, bilim insanı Stephen Hawking'in Epstein'in faaliyetlerini izlediğine dair iddialar da dosyalarda mevcut.

Yanan tırına müdahale ederken yaralandı Yanan tırına müdahale ederken yaralandı

Eski ABD Başkanı Bill Clinton, Vanity Fair dergisini, Epstein'in fuhuş ağına ilişkin bir makalenin yayınlanmaması için tehdit ettiği iddia ediliyor.

Dosyada, Clinton'ın Epstein'in yönettiği fuhuş ağından haberdar olduğu ve bu kişiyle sıkça seyahat ettiği öne sürülüyor.

Jeffrey Epstein skandalında, Prens Andrew'un Epstein'ın Florida'daki evinde uzun süreler konakladığı ve günlük masaj servisi aldığı ortaya çıktı. Bu bilgiler, kraliyet ailesi ve Epstein arasındaki ilişkileri daha da derinleştiriyor.

Juan Alessi, Jeffrey Epstein'in Florida'daki evinde çalışırken tanık olduğu olaylara ışık tutuyor. Alessi, Prens Andrew'un Epstein'ın evinde haftalarca kaldığını ifade ederek dikkat çekici bilgiler paylaştı. Bu açıklama, Epstein skandalının derinliklerine yeni bir pencere açıyor.

Alessi'ye göre, Andrew ve eşi Sarah Ferguson bu evi sık sık ziyaret etmiş. Prens'in, bu ziyaretleri sırasında günlük olarak masaj servisinden yararlandığı belirtiliyor. Bu bilgiler, kraliyet ailesi üyelerinin Epstein ile olan ilişkilerine dair yeni soruları beraberinde getiriyor.

Epstein'ın evine yaptıkları ziyaretlerle ilişkilendirilen diğer ünlüler arasında eski İsrail Başbakanı Ehud Barak, ünlü animasyon serisi The Simpsons'ın yaratıcısı Matt Groening, aktör Kevin Spacey, şarkıcı Michael Jackson, illüzyonist David Copperfield ve eski New Mexico Valisi Bill Richardson gibi isimler de yer alıyor.

Açıklanan belgelerde, Bill Clinton'ın Epstein'in genç kadınlarla olan ilişkilerine olan ilgisi ve Donald Trump'ın Epstein ile olan iletişimi öne çıkıyor. Bu bilgiler, Epstein skandalının siyasi boyutunu daha da belirginleştiriyor.

Editör: Haber Merkezi