Çerkezköy Bakış - Parti teşkilatında basın toplantısı düzenleyen Aydeniz, Çerkezköy Belediyesi tarafından bilboardlarda yazılan, çizilen ve fotoğrafı basılan projelerle yapılan uygulamaların birbirine benzemediği iddia ederek  “Yapılan sokak çalışmaları öngörülen sürelerin çok sonrasında tamamlandığı için özellikle o bölgedeki esnafımıza büyük darbe vurmuş esnafımız yazın toz dumana kışın çamura katlanmak zorunda kalmıştır. Yaz başında Kızılpınar’da kaç sokağın asfaltlanacağı taahhüt edilmiştir. Şu ana kadar kaç sokak asfaltlanmıştır bunu da vatandaşımız sorgulamalıdır.  Kızılpınar’ın hali ortadadır. Veliköy Mahallemizde elektrik ve su kesintileri artık alışılagelmiş bir durumdur. Asfaltlanan yollardaki rögar kapakları neredeyse duba ve bariyer vaziyetindedir. Hazırlıksız kavşak ışık yaya geçidi ve refüj çalışması yapılmadan başlatılan sirkülasyon ve tek yön uygulamasında onlarca maddi hasarlı ve yaralanmalı kaza meydana gelmiş, belediyemiz çareyi cansız manken Vahe Kılıçarslan da bulmuş ondan medet ummuştur. Bu bize sorarsanız fuzuli masraftır”dedi.
 

MHP SAHAYA İNİYOR

MHP Çerkezköy İlçe Teşkilatının önümüzdeki haftadan itibaren sahalara inerek yerel seçimle alakalı çalışmalara başlayacağını sözlerine ekleyen Aydeniz, “Vatandaşımıza MHP'nin belediyecilikteki düşüncelerini  aktaracağız. Esnaf, kahve sivil toplum kuruluşlarını ve mahalle muhtarlarımıza yapacağımız ziyaretlerimizde ve yapacağımız programlarla yaklaşan seçimler öncesi Çerkezköylülere yerel ve genel siyasetteki düşüncelerimizi paylaşacağız.” ifadelerine yer verdi.
 

MİLLİ BİRLİK RUHUNA EN ÇOK İHTİYACIMIZ OLAN BİR ZAMANDAN GEÇİYORUZ

Ülkedeki iç ve dış gelişmelere de değinen Aydeniz, “Ülkemizin çevresini saran bir kuşatma girişimi hakimdir. Türk milletini hedefleyen bu kuşatma ülkemiz üzerinde ağır bir baskı oluşturmaya başlamıştır. Türk milletinin 15 Temmuz 2016 gecesinde gösterdiği milli birlik ve dik duruşu ezip geçemeyenler bir yılı aşkın süredir gerek ekonomik, gerek sosyal ve siyasi baskılar ve tehditlerle milletimizi sindirmeye ve tedirginliğe sürüklemeye çalışmaktadır.  Ülkemizin karşı karşıya kaldığı sorun yığınlarına yoğunlaşılması gerekirken, içerideki provokatörler rahat durmamış bir yandan yeni bir ülke kuruyoruz söylemlerinin yanı sıra  bir yandan farklı bölgelerde Atatürk büstlerine saldırarak ülkede suni, mesnetsiz, çapsız provakasyonlarına devam etmişlerdir. Bir yandan terör örgütlerinin saldırıları ve sinsi çalışmaları devam ederken, diğer yandan toplumsal gerilim ve siyasi tıkanıklıklar artırılmaya çalışılmaktadır.  Bunun yanı sıra uluslararası gerilim hızla gelişmekte ve istikrarsızlığa doğru hızla yükselişi vardır. Korumaya ve yükseltmeye yeminli olduğumuz istiklal ve istikbalimiz hak ettiği mevkilerde olmalıdır.  Çözüm bekleyen ekonomik siyasi ve sosyal sorunlarımız vardır. Bunlara kayıtsız kalmaması gereken birinci muhatap ise ülke yönetimini elinde bulunduran hükümettir.  Milletimizin sabrını tükenmeye başlamıştır. Oyalanmanın ve zamana oynamanın milletimize haksızlık olduğu kanaatindeyiz. Milli birlik ruhuna en çok ihtiyacımız olan bir zamandan geçtiğimiz aşikardır. Saflarımızı en sık tutmamız gereken bugünlerde siyasi gerilimin ve kutuplaşmanın artırılması sadece Türk ve Müslüman düşmanlarına sevindirecektir. Türk milleti zor bir sınavdan geçiyor.”dedi.
 

SUNİ BİR DEVLET YAPILANMASI İÇİN ZEMİN HAZIRLANMAKTA

Kuzey Irak’ta yapılması planlanan bağımsızlık referandumuna da değinen Aydeniz, “Güney sınırlarımızda Türkiye'nin bütünlüğünü tehdit eden suni bir devlet yapılanması için zemin hazırlanmakta ve Akdeniz'e açılan bir koridor oluşturulmaya çalışılmaktadır.  ABD yüzlerce tır dolusu silahı gizli müttefiki olan PKK terör örgütüne cömertçe teslim ediyor ve güneyimizde ki tehdidin artmasına ön ayak oluyor.  Gün geçtikçe terör örgütleri daha da küstahlaşmaktadır. Türkiye'nin bu gelişmeler karşısında aciz ve sessiz olmadığı en hızlı bir şekilde gösterilmelidir.  Hedef Türk milletinin varlığıdır. Türk milletini hazmedemeyen tüm mihraklar el ele vermişlerdir.  Irak’ın kuzeyinde yapılması planlanan suni referandum Türkiye'nin toprak bütünlüğüne gelecekte yapılacak bir saldırının ilk ayağıdır.  İran ve Türkiye'nin ortaklaşa yapmayı planladığı operasyonlar olumlu bir gelişme olup sözde kalmamalı eyleme geçirilmelidir.  Suriye ve Irak’ın kuzeyinde özellikle Türkmenlerin yaşadığı şehirleri de kapsayan bu gelişmelere en sert tedbirler alınmalıdır. Defaten tekrarladığımız sözümüzü yine haykırıyoruz Kerkük Türk’tür Türk kalacaktır.  Referandumda ısrar ve inat eden Barzani kendi kazdığı kuyuya atılmalıdır. Rüzgâr eken fırtına biçer. Ateşe göğüs germek icap edecek ise Türk milleti olarak bunu seve seve yapacağız. Gönül ve kültür coğrafyamız Anadolu topraklarının ve gönlümüzün ayrılmaz parçalarıdır. Türk ve Müslüman düşmanlarına hadleri bildirilmelidir. Tarihin her döneminde şehit veren bir millet bekası için yine şehitler vermeye hazırdır. Bu bağlamda tüm siyasi oluşumları düşünmeye ve milli birliğimiz adına aklını başına almaya davet ediyoruz. Teröristleri koruyup kollamak adına yeri geldiğinde silahlı insansız hava araçlarından dert yanan yeri geldiğinde Türkiye'yi Avrupalı dostlarına şikayet eden siyasetçilere de hadlerini bilmelerini tavsiye ediyoruz. Bu tür hadsiz ve yersiz açıklamaları yapan siyasilere karşı mensup oldukları parti liderlerini gerekeni yapmaya davet ediyoruz. 15 Temmuz 2016'da Türkiye Cumhuriyetine ve Türk milletine tarihinin en uzun gecesini yaşatan hain FETÖ terör örgütü de dahil olmak üzere hiçbir terör örgütüne müsamaha gösterilmemelidir. Hiçbir örgüt mensubunun devlet kadrolarına sızmasına ve yuvalanmasına müsaade edilmemelidir. Özellikle FETÖ terör örgütü siyasi ve bürokratik uzantılarına bir an önce gereken girişimler yapılmalıdır. Özellikle Almanya'nın başını çektiği bir takım ülkelerin yapmaya çalıştığı baskılara ve tahriklere karşı dik durulmalı yaptıkları hadsiz açıklamalara pabuç bırakılmamalıdır.           Avrupalıların sürekli çığırtkanlığını yaptıkları özgürlük ve insan hakları söylemlerinin yalan ve yapmacık olduğunu son günlerde özellikle bir insanlık dramı yaşanan  Arakan'daki o gelişmelere karşı kör ve sağır olmalarından anlıyoruz. Dökülen kan Müslüman kanı olunca sessiz kalan Avrupa ve Hristiyan dünyası  teröristler mevzubahis olunca insan hakları savunucusu kesilmektedirler.            Başta Arakan olmak üzere dünyanın dört bir yanında zülüm gören ve hayatını kaybeden Müslüman kardeşlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz. Birleşmiş milletler başta olmak üzere tüm dünyanın yaşanan vahşete gerekli tepkiyi ve refleksi göstermesini ümit ediyoruz. “ifadelerine yer verdi.
 

PARTİMİZE BİR OPERASYON YAPILMAYA ÇALIŞILMIŞ

7 Haziran seçimlerinin ardından parti içinde bir takim fitne hareketi başladığını sözlerine ekleyen MHP Çerkezköy İlçe Başkanı Ahmet Aydeniz, “7 Haziran 2015'te yapılan genel seçimlerin ardından maksatlı bir şekilde partimiz içinde bir takım fitne hareketi başlamış, çeşitli mihrakların destekleriyle partimize bir operasyon yapılmaya çalışılmış, genel başkanımız Devlet Bahçeli ve davasına kendini adamış Ülküdaşlarımızın vakarlı duruşuyla bu fitne hareketi bertaraf edilmiştir.  48 yıllık şanlı mazisinde defalarca üzerinde oyunlar oynanmaya çalışılan kutlu hareketimiz de merhum Başbuğumuza karşı tavır alan kerameti kendinden menkul beyinler bugün de rahat durmamış, genel başkanımız ve Ülküdaşlarımıza karşı aynı hamleleri yapmak istemişler fakat başarılı olamamışlardır. Son günlerde Türkiye genelinde ve bölgemizde yine görsel ve yazılı basın da bir algı operasyonu yaparak MHP'yi küçük düşürmeye yönelik yalan haberlerle milleti aldatmaya çalışmaktadırlar. Bir avuç kadar diyebileceğimiz sayılarıyla adliye önlerinde poz verip gazetelerde ‘MHP'de deprem’ manşeti altında Tekirdağ'da 270 istifa şeklinde yalan haber yaptıranlar ilk seçimlerde boylarının ölçüsünü alacaklardır. Yoğun seçim dönemlerinde  sahada göremediğimiz, partimizin eşiğinden geçmemiş ama bir takım fitne rüzgârlarına kapılarak kendilerini siyasi figür olarak görenleri ülkücü hareket ve liderine olmadık hakaretleri sıralayanları da mazisine 3 bin 500 şehit sığdıran hareketimizin mensuplarının, yani Ülküdaşlarımızın vicdanına havale ediyoruz. Ülkücü hareket şahsi ikballeri için çabalayanların yeri değildir. Çileye talip olanların, Önce ülkem ve milletim sonra partim ve ben diyenlerin yeridir. Bu görüşü anlayamamış, kavrayamamış sadece şahsi çıkarları uğruna partimizi işgal edenlerin gitmeleri de bize göre bir kayıp değildir. 15 Temmuz'dan sonra milliyetçi ülkücü hareketin gücünün ve potansiyelinin oy ve vekil sayısına bağlı olmadığını herkes görmüştür. Genel başkanımızın öngörülerinin ve duruşunun haklılığına şahit olan yüce milletimizin partimize teveccühü her geçen gün artmış, 2017 yılının başından bugüne Tekirdağ genelinde partimizden istifa edenlerin sayısı 100’ü geçmezken, yaklaşık 1000'e yakın yeni üye kaydımız olmuştur. Milliyetçi ülkücü hareket Türk milletinin sigortasıdır. İlelebet de öyle kalacaktır.”dedi.
 

KONGREYE DAVET ETTİ

24 EYLÜL günü Tekirdağ İl Teşkilatının 12. Olağan Kongresini yapacağını hatırlatan Aydeniz, “Tüm halkımızı ve gönüldaşlarımızı 24 Eylül Pazar günü saat 12:00'de Tekirdağ Kapalı Spor Salonunda yapacağımız 12. Olağan İl Kongremize davet ediyor, kongremizin Tekirdağ’ımıza ve ülkücü harekete hayırlı olmasını diliyorum. Ayrıca tüm Çerkezköylüleri ve gönüldaşlarımızı 8 Ekim de yapacağımız Ülkü Ocakları ve parti teşkilatımızın yeni binasının açılış programına davet ediyorum.”dedi.

Editör: TE Bilisim