'Barışa özlemimiz her geçen gün artıyor'

Çerkezköy Bakış - Cumhuriyet Halk Partisi Parti Meclis Üyesi Tekirdağ Milletvekili Dr.Candan Yüceer, 1 Eylül Dünya Barış Günü nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı.
“HER GÜN YÜZLERCE İNSAN ÖLÜYOR”
Dünyanın farklı yerlerinde yaşanan savaş ve çatışmalar nedeniyle her gün yüzlerce insanın öldüğünü söyleyen Yüceer, “Milyonlarca insanın ölümüne ve sakat kalmasına neden olan 1. Dünya Savaşı’nın başlangıç günü olarak kabul edilen 1 Eylül, bu acıların vicdanlarda ve belleklerde tekrar anımsanması, bir daha yaşanmaması için Barış Günü olarak kutlanmaktadır. Maalesef bir Barış Günü’nü daha acı, kan ve gözyaşının gölgesinde karşılamakta, barışa olan derin özlemimizi bir kez daha hatırlamaktayız.” ifadelerine yer verdi.
“SORUN YAŞAMADIĞIMIZ BİR ÜLKE KALMADI”
Ulu Önder Atatürk’ün “Yurtta barış dünyada barış” ilkesinin AKP döneminde terk edildiğini belirten Yüceer şöyle devam etti: “Sorun yaşamadığımız bir tek komşu ülke kalmadı. Suriye ve Irak’ta yaşanan acılara çanak tutan iktidarın tarafgir Ortadoğu politikası, Türkiye’yi bir bataklığa sürüklemiştir. İktidarın maceraperest politikasının ceremesini vatandaşlarımız çekmektedir. Yaklaşık 3 aydır Musul’da terör örgütü IŞİD tarafından rehin alınan konsolosumuz dahil, 49 yurttaşımızın akıbeti hala bilinmemektedir.  Bu işi “tereyağından kıl çeker gibi çözeceğiz” diyen AKP sözcülerinin tek yaptığı Musul’da yaşanan bu olaya yayın yasağı getirmek olmuştur. 1 Eylül Barış Günü’nde dileğimiz yurttaşlarımızın sağa salim ailelerine kavuşmasıdır.”
“SAVAŞ SADECE KAN VE GÖZYAŞIDIR”
Savaşın sadece kan ve gözyaşından ibaret olduğunu vurgulayan Yüceer, “Unutulmamalıdır ki; Savaş barış doğurmaz ve hiçbir masumu korumaz. Savaş sadece kan ve gözyaşıdır. Barış ise en az hava ve su kadar ihtiyacımız olan en yüce evrensel değerdir ve en kötü barış, en haklı savaştan daha iyidir. 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde silahların sustuğu, barışın egemen, sevgi ve hoşgörünün hakim olduğu, kan ve gözyaşının akmadığı, ölümlerin ve acıların yaşanmadığı, ayrımcılığın olmadığı, herkesin birbirinin yaşam hakkına, düşünce ve ifade özgürlüğüne saygı duyduğu, insan hakları ihlallerinin çiğnenmediği, adalet duygusunun zedelenmediği bir dünya özlemimizi bir kez daha haykırıyoruz.”