Çerkezköy Bakış - 14. Yenilikler Kongresi bugün başlayacak.  Kongreye Almanya, Amerika, İngiltere, Fransa gibi ülkelerin önde gelen hekimlerini yanı sıra yaptığı başarılı operasyonlarla adından söz ettiren Çerkezköy Özel İrmet Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. İlhan Mavioğlu da katılacak.  

TÜRKİYE’DEN BİR TEK PROF. DR MAVİOĞLU 

Kongre ile ilgili Bakış Gazetesine açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Mavioğlu, “Kardiyolog ve kalp damar cerrahlarının birlikte yaptığı bir toplantı olacak. Her yıl yapılıyor. Gelişmelerin tartışıldığı bir kongre. Bugün başlıyor ve pazar günü bitecek. Uluslararası katılımlı bir kongre. Almanya, Amerika, İngiltere, Fransa gibi ülkelerden de katılımlar var. Bu toplantıda çeşitli oturumlarda, birkaç salonda konuşmalar yapılıyor. Benim de bu kongre boyunca 3 ayrı konuşmam var. En önemlisi de Çerkezköy’de yaptığımız meme altından küçük kesik ile baypas ameliyatını anlatacağım. Bu oturumda da 4 konuşmacı var ve Türkiye’den bir tek ben varım. Diğer konuşmacılar Amerika, Portekiz, Almanya’dan oluşuyor. Bende kendi tecrübelerimi orada anlatmaya çalışacağım. Tek damar baypasları diğer hastanelerde de yapılıyor olabilir, ancak çok damar baypaslarını yapan hastanelerin sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Biz Çerkezköy İrmet Hastanesi olarak çok damar baypas ameliyatını başarılı bir şekilde gerçekleştiriyoruz.”dedi.

MIDCAB

Bir elin parmağını geçmeyecek sağlık merkezinde yapılan operasyon hakkında da bilgi veren Çerkezköy Özel İrmet Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. İlhan Mavioğlu, “Uzun adı “Minimal Invasive Direct Coronary Artery Bypass” olan MIDCAB yöntemiyle kastedilen sol meme altından yapılan kesiyle göğüs kafesine kaburgalar arasından girilerek bir pencere oluşturup bu pencereden koroner bypass ameliyatı yapılmasıdır. Teknik olarak görüş alanının sınırlı olması, kalbin yan ve arka duvarlarına ulaşmanın zor olması nedeniyle özel bir takım ekipmanlar kullanılmasını ve tecrübe gerektirir.  Kliniğimizde bu yöntem ile uygun olan hastalarda kalbin tüm damarlarına bypass yapabiliyoruz. Hastaların büyük çoğunluğunda açık kalma oranı bacaktan alınan toplar damarlara göre belirgin üstün olduğu için memeye giden atardamarı ve koldan çıkardığımız atar damarı kullanıyoruz. Bu teknik ile genelde kalbi durdurmadan, çalışan kalpte bypassları gerçekleştirdiğimiz için kalp akciğer makinasının olumsuz etkilerinden kaçınmış oluyoruz ve daha düşük risk ile ameliyatları gerçekleştirebiliyoruz. Benzer şekilde klasik yöntemde bypass yapılan damarları kalpten çıkan ana şah damarına bağladığımız için hastaların bir kısmında karşılaştığımız emboli sonucunda gelişen inme ve felçleri bu yöntemde çok daha az görüyoruz. Böylece daha ileri yaştaki şah damarlarında da ileri derecede kireç bulunan ve daha yüksek riskli hastalara da bu yöntemle daha uygun ameliyat gerçekleştirebiliyoruz. Dünyada da yapılan çok merkezli çalışmalarda bacaktan alınan toplar damar yerine her iki memeye giden atardamarların ve/veya koldan alınan atar damarların kullanılmasının daha iyi uzun dönem sonuçlara sahip olduğu yönünde raporlar artarak bildirilmektedir. Yine kalpten çıkan ana damar olan aortaya dokunulmadan yapılan bypass ameliyatlarında diğer tüm yöntemlere göre çok daha düşük oranda inme-felç geliştiği bildirilmektedir. Kliniğimizde bu prensiplere göre hasta bazında uygun olan en uygun yöntemi kullanarak ve en son gelişmeler doğrultusunda koroner baypas ameliyatlarını yapmaktayız.”


 

Editör: TE Bilisim