2009 yılında ilçe olan İstanbul'un yeni ilçelerinden Çekmeköy’de bina stoku, çoğunlukla yakın zamanda inşa edilmiş yapılardan oluşuyor. Eski kooperatif yapıları ise kentsel dönüşüm projesi kapsamında yenileniyor.
Çekmeköy Belediyesinden alınan bilgiye göre, ilçedeki 22 bin 893 binanın yüzde 23'ü 2000 yılından önce, yüzde 77'si 2000 yılından sonra inşa edilmiş yapılardan oluşuyor.
İlçedeki binaların yüzde 72'sinin 1-4 katlı, yüzde 26'sının 5-8 katlı, yüzde 2'sinin ise 9-12 katlı olduğu biliniyor.
Yapıların 89,95'i betonarme, yüzde 0,3'ü prefabrik, yüzde 0,05'i çelik, yüzde 0,2'si yığma, yüzde 8,5'i ahşap, yüzde 1'i de tünel kalıp sistemiyle inşa edildi.
Riskli yapılar 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamında maliklerin başvurusu üzerine kentsel dönüşüme alınıyor. Kentsel dönüşümden faydalanmak isteyen vatandaşların anlaştıkları müteahhitlerle belediyeye başvurmalarının ardından binalarının yeniden inşa sürecine başlanıyor.
Çekmeköy'de son 10 yılda 2 bin 846 bina riskli yapı olarak tespit edildi. Bu binaların 2 bin 764'ü yıkıldı, 89 yapının süreçleri devam ediyor.
Toplam 545 bina ise riskli yapı sürecine dahil olmadan taşınmaz sahiplerinin müteahhitlerle anlaşması sonucu yıkılıp dönüşüme dahil oldu. Bu yapılarla birlikte son 10 yılda toplam 3 bin 309 bina yıkıldı ve yeniden yapım sürecine girdi. Ayrıca deprem yönetmeliklerine uyan 7 bin 954 binaya da yapım ruhsatı verildi.
İmar ve mülkiyet sorunları çözüldü
İlçedeki kentsel dönüşüm çalışmalarını AA muhabirine anlatan Çekmeköy Belediye Başkan Yardımcısı Ömer Yazıcı, ilçenin belde belediyelerinin 2009 yılında kapatılmasıyla kurulan yeni ilçelerinden biri olduğunu söyledi.
Yazıcı, 141 kilometrekare alanıyla İstanbul'un Anadolu Yakası'nda yüz ölçümü en büyük üçüncü ilçe olan Çekmeköy'ün 17'si mahalle, 4'ü köy statüsünde olmak üzere 21 mahalleden oluştuğunu ve yaklaşık 296 bin nüfusa sahip olduğunu belirtti.
Toplam 11 ili etkileyen 6 Şubat'taki depremlerin ardından kentsel dönüşümün öneminin bir kez daha gündeme geldiğine dikkati çeken Yazıcı, ilçelerinde bu çalışmalara hız verildiğini ifade etti.
İmar ve mülkiyet sorunlarını çözmüş bir ilçe olduklarını anlatan Yazıcı, "2009 yılından bugüne dek biz ne TOKİ ne de buna benzer bir devlet kurumuna yük olmadan, yapılan imar planlarıyla ve vatandaşın kendi teveccühüyle 'yerinde dönüşüm' dediğimiz, depreme dayanıklı olmayan eski binaların yenilenmesini sağladık. Yaklaşık 2 bin 850 bina yıkılarak yenilendi. Bunların içerisinde 950 ticarethane, 8 bin 800 daire var. Ticarethanelerle beraber 9 bin 750 hanemiz, 14 yıllık periyotta yıkılarak daha modern, gerek yönetmelik ve kanunlara uygun gerekse daha ergonomik şartlarda yenilendi. İnsanların huzurlu bir şekilde ailesiyle oturacağı, depreme dayanıklı yapılaşmanın sağlanması gerçekleşmiş oldu." diye konuştu.
"Binanın ömrü boyunca müktesebat kabul edilmesi"
Yazıcı, 2009 öncesi toplu konut projelerinin kooperatif zihniyetiyle yapıldığını, ilçenin merkezini oluşturan 5 mahallenin de çoğunlukla bu şekilde kooperatiflerce inşa edilmiş bölge olduğunu belirten Yazıcı, şöyle devam etti:
"Bu bölgede eski dönemde yapılan ruhsatlı binalar vardı. Bugün yıksalar aynısını yapamayacağı gerekçesiyle insanlar buna tevessül etmiyordu. Belediye Başkanımız Ahmet Poyraz'ın talimatıyla 2,5 yıl önce başladığımız bir işlem vardı. Bu da insanlar kurumlardan bir yapı ruhsatı aldığında bu ruhsat doğrultusunda yapılmış olan bir binanın ömrü boyunca müktesebat kabul edilmesi. Yani binaların eskiyip modernize olmak için yenilenmesi gerekli olduğunda aynı haktan ne artış ne de azalma olması. Bu minvalde bir çalışma başlatıp bizim Belediye Meclisi'nden geçtikten sonra Büyükşehir'den onaylattık. Bu onaylattığımız işlem diğer 38 ilçenin plan notlarına da emsal teşkil edip onlara da eklendi. Vatandaşlar binaları eski olduğunda, inşaat alanında bir azalma olmamasından dolayı daha rahat müteahhit firmalarla anlaştı, depreme dayanıklı olmayan binaların yenilenmesiyle ilgili bir ivme kazanılmış oldu."
Eski sitelerde açık hava toplantıları yapıldı
İlçede 2002 öncesi yapılmış kentsel dönüşüme girebilecek 33 sitede açık hava toplantıları yaptıklarını aktaran Yazıcı, yaklaşık 258 blok ve 60 bin 540 bağımsız birimden oluşan bu sitelerde 21 bin nüfusun yaşadığını bildirdi.
Yazıcı, riskli yapılarda oturan insanları ziyaret edip, binalarının performans analizlerinin yaptırılması konusunda anlatımda bulunduklarını, incelemelerin ardından da riskli görülen binaların hak sahiplerinin isteğiyle yıkılıp yeniden yapıldığını sözlerine ekledi.