Çerkezköy Bakış - Trakya Emeklilikte Yaşa Takılanlar Derneği tarafından 8 Eylül 1999 yılında çıkarılan 4447 sayılı kanun geriye doğru işletilmesiyle vatandaşların emeklilik haklarına yaş haddi eklenmesinin 21. yıldönümü dolayısıyla ortak bir basın açıklaması gerçekleştirildi. Dernek binasında yapılan basın açıklamasını Trakya Emeklilikte Yaşa Takılanlar Derneği Başkanı Erdal Öztürk yaptı.

“ÇALIŞMA HAYATI ÖNEMLİ BİR YER TUTUYOR”

Çalışma hayatının, yaşantımızın en önemli alanlarının başında geldiğini ifade eden Başkan Erdal Öztürk, insanların hem gündelik ihtiyaç ve gelirlerinin kazanması, hem de geleceğe yönelik beklenti ve planlamalarında önemli bir yer tuttuğunu kaydetti.

“HÜKÜMETİMİZİN BİZLERE HİSSETTİRMELERİNİ BEKLİYORUZ”

Emeklilikte yaşa takılanların, 8 Eylül 1999 tarihinden önce bir sosyal güvenlik çatısı altında çalışma hayatına atıldıkları için beklenti ve planlarını o zamanki koşullar ve yasalar içinde gerçekleşmesini beklediklerini dile getiren Öztürk, “Ama 4447 sayılı yasa çıkartılıp bir de geriye doğru işletilerek mevcut şartlara bir de yaş şartı eklendiğinde hayatımızın en büyük şoku ile karşılaştık.

Hükümetler elbette bulundukları şartlar itibariyle devleti koruyucu yasalar çıkartabilirler. Böyle bir duruma kesinlikle diyeceğimiz bir cümle veya tavır olamaz. Biz emeklilikte yaşa takılan kesimin karşı çıktığı nokta, bu yasanın geriye doğru aleyhte işletilmesidir. Böyle yapılarak mağduriyet zincirimize yeni bir halka eklenmiştir.

2008’de çıkartılan 5510 sayılı yasayla da 2008 yılı öncesi yüzde 78 olan aylık bağlanma oranları yeni bir düzenlemeyle yüzde 28’lere düşürüldü. İnsanların alım gücünün düştüğü gerçeği ile birlikte emekli olduktan sonra gelirlerinin de düşürülmesi insanların madden ve manen dibe vurmalarına neden olmuştur.

Bunlarla birlikte gerek staj sigortalığının hizmet başlangıcı olarak sayılmaması çalışmayan ve geliri düşük olan kişilerden genel sağlık sigortası adı altında bir kesinti yapılması ve son günlerde çalışanların ileriye dönük bir birikimi olarak gördükleri kıdem tazminatlarının bir fona devredilerek değerlendirilip sigorta sahibine öyle verilmesi düşüncesi bu ülke çalışanlarını birikimlerini tam olarak alamama durumu ile birlikte psikolojik olarak çıkmazlara sokmaktadır.

Sonuç olarak hükümetimizden beklentimiz yukarıda saydığımız mağduriyet ve kayıplarımızı göz önünde tutarak haklarımızı bizlere iade etmeleridir. Hükümetler bu gibi girişimlerinde vatandaşlarının yanında olduklarını göstermesi ayrılmaz bir bütün ve birliktelik göstergesi olarak algılanır. Hükümetimizin bu anlayış ve düşüncede olduklarını bizlere hissettirmelerini ve çözüm odaklı olmalarını bekliyoruz” ifadelerine yer verdi.

Editör: TE Bilisim