Çerkezköy Bakış - AK Parti Çerkezköy İlçe Teşkilatı’nın geçtiğimiz 24 Eylül’de yapılan 6. Olağan Kongresi’nde güven tazeleyerek tekrar İlçe Başkanı seçilen Abdullah Öğe’ye, MHP Çerkezköy İlçe Başkanı Ahmet Aydeniz ve yönetim kurulu üyeleri geçtiğimiz ay ‘hayırlı olsun’ ziyaretinde bulunmuştu. Öğe ve beraberindeki yönetim kurulu üyeleri de yeni teşkilat binalarına taşınan MHP yönetimine iade-i ziyarette bulundu. Ziyarette, Çerkezköy ve ülke gündemi de değerlendirildi.

SÖZLERİMİZ HAVADA KALMIYOR
Milli ve manevi değerleri olan teşkilatların mensupları olduklarını belirten AK Parti Çerkezköy İlçe Başkanı Abdullah Öğe, “Ülkemizi, milletimizi tüm İslam coğrafyasını, tüm Türk coğrafyasını seven, tarihimizle geçmişimizle milletimizle gurur duyan teşkilatların mensuplarıyız. Burada Milliyetçi Hareket Partisi Çerkezköy İlçe Teşkilatında olmaktan da böyle karşılanmaktan da çok memnun ve mutlu olduk. İyi şeyler hayırlı kararlar vermek için inşallah sık sık ziyaret edeceğiz. İstişarelerde bulunmak üzere çalışma toplantıları da yapacağız. Sadece biz size geldik siz bize geldiniz değil bunu somutlaştırmak lazım. Bunu partimizin genel merkezi liderlerimizde aynı şekilde yapıyorlar. Bunun somut bir göstergesi de biz sadece sözde değil işte memleket içerisinde milletimizin birlik beraberlik içerisinde olması konusunda sözlerimiz havada kalmıyor. Bunun en güzel örneğini 15 Temmuz süreci ve referandum sürecinde Milliyetçi Hareket Partisi ve Adaletle Kalkınma Partisi bu birlikteliği gösterdi.”dedi.

BİZİM NİYETİMİZ CHP’Lİ BELEDİYEYİ GÖNDERMEK

Öğe, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Biz kendi ülkesini yurt dışında bazı kurumlara uluslararası diye nitelendirilen kurumlara şikâyet eden kendi milletini kendi ülkesini kendi Cumhurbaşkanını şikayet eden parti mensupları değiliz. Bizler, birlik beraberlik içerisinde tepki gösterebilen, samimi tepki gösterebilen teşkilatlarız. Burada bazı siyasi örgütlerin, Türkiye’de faaliyet gösteren, aslında amacı iktidar olmak millete hizmet etmek değil, bazı dış mihrakların Türkiye’de belki de şube görevini yerine getiren siyasi parti adı altında kendine koruma edinmiş teşkilatlar mevcut. İşte bunlar zaman zaman bize maalesef ülkemize içerisinde de milletimize sıkıntılar vermekte. İşte bunu yakın tarihte bizim güney sınırımız olan Irak’ta Suriye’de ortaya koymuşlardır. Artık milletimiz uyanık olmalı.

Afrin operasyonuna neden karşı çıkıldığı, Cumhuriyet Halk Partili milletvekillerinin niyetlerinden işte o siyasi düşüncenin asıl niyetinin ne olduğunu görmüş oluyoruz. 2018-2019 da yapılacak olan yerel seçimler 30 Mart yerel seçimleri ve sonucunda genel seçimlerin olacağı bir süreç yaşanacak. Biz Çerkezköy’de AK Parti Çerkezköy İlçe Teşkilatı olarak bu süreci gayet samimi bir şekilde kırmadan, dökmeden gönüllere girerek nezaket kuralları içerisinde seçim çalışmalarımızı saha çalışmalarımızı yapmaya gayret edeceğiz. İnanıyorum ki Milliyetçi Hareket Partisi Çerkezköy İlçe Teşkilatı da aynı şekilde, zaten şimdiye kadar yaptığı çalışmalarda gösterdi. Başkanımın nezrinde Milliyetçi Hareket Partisi teşkilatı da çalışmalarını sürdürüyorlar. Çerkezköy’de bizim bir niyetimiz var. Bizim niyetimiz AK Parti İlçe Teşkilatı olarak Cumhuriyet Halk Partili Belediyeyi Kılıçdaroğlu’nun Cumhuriyet Halk Partili Belediyesi’ni Çerkezköy’den göndermek. 20 sene de bir sıra gelip gelebildikleri belediyeyi Çerkezköy’ü kurtarmak. Bugün Büyükşehirden Tekirdağ’dan da aynı şekilde Kılıçdaroğlu’nun CHP’li belediyesini buradan göndermek niyetindeyiz. Bunun için çalışacağız. Teşkilat olarak çalışıyoruz. Elimizden gelen gayreti yapacağız. Şuan bize milletimiz Çerkezköy’de muhalefet görevi vermiş. Muhalefet görevini de bizler en iyi şekilde çalışacağız. “





FETÖ’YÜ VERİN DİYORUZ KİMSE DUYMUYOR

MHP Çerkezköy İlçe Başkanı Ahmet Aydeniz ise, “Şöyle bir durum var. Müttefik dediklerimiz kör ve sağır numarası yapıyor. Genel siyasetten biraz bahsedeyim. Şimdi FETÖ’yü verin diyoruz kimse duymuyor. Memlekete oyun oynandı diyoruz, kimse duymuyor. PKK’ya PYD’ye silah yardımı yapıyorsunuz. Terör örgütlerini besliyorsunuz diyoruz, kimse duymuyor. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu Cumhurbaşkanı ve mevcut Cumhurbaşkanını NATO’da hedef tahtası olmuş diyoruz. Özür dileyip üç beş tane askerin hatası diyorlar. Böyle dalga geçercesine bir durum var. Fakat hesaba katmadıkları bir şey var. Bizim geçmişimiz… Bunu hesaba katmıyorlar. Bizler 15 Temmuz’da nasıl memleketi savunduysak, Kurtuluş Savaşı’nın bir nevi tekrarını orada yaşadıysak, başardıysak bugün de yapabileceğimizi anlamıyorlar herhalde. Bize karşı kör ve sağır olanlara karşı bizim kendi içimizde kör sağır olmamamız lazım. Biz bundan yanayız. Yani önce birbirimizle diyalog içinde olacağız. Birlik olacağız ki hepsine cevap verebilelim. Onların istedikleri ikinci bir Suriye vakasıdır. Demokratik olmayan yollar ile hükümet devirmeye çalışarak Türkiye’de bir kaos ortamı oluşturmaya çabalıyorlar. Bugün bizim bozulmaması için çabaladığımız durum budur.”dedi.

ÇERKEZKÖY SEÇİM HAVASINA YAVAŞ YAVAŞ GİRİYOR
Aydeniz, konuşmasını şöyle sürdürdü: “2014 seçimlerinde yerelde milletimiz bize Çerkezköy’de muhalefet olmayı layık görmüştür. Fakat Çerkezköy seçim havasına yavaş yavaş giriyor. Elbette bizimde parti olarak söyleyecek sözlerimiz var. Gözlemlerimiz var. Geçen 3,5 yıl içerisinde yaptığımız değerlendirmeler var. Biz vatandaşımıza başkanımın da dediği gibi saygı sevgi çerçevesinde ulaşacağız. Başkalarını karalayarak, kötüleyerek değil, kendi parti politikamızı anlatarak çalışacağız. Çerkezköy için Milliyetçi Hareket Partisi’nin düşünceleri nedir? Bunları da anlatarak sahalarda olacağız. Milletimizin teveccühünü bekleyeceğiz. Milletimiz kimi bu göreve layık görürse ona saygı göstereceğiz. Çerkezköy ayrıcalıklı bir kenttir. 26 tane ilden büyük bir ilçedir. Her şeyin en iyisine layık olduğunu düşünüyoruz. Çerkezköy, gerek sanayiye olan katkısıyla gerekse Türkiye ekonomisine olan katkısıyla her şeyin en iyisini hakediyor. Bunun karşılığını alıyor mu? Biz almadığını düşünüyoruz. Milletimizin, hak ettiği yatırımları, hak ettiği belediyecilik anlayışını bulamadığını düşünüyoruz.

VATANDAŞ BELEDİYE HİZMETİNDEN MEMNUN DEĞİL

Şuan maalesef ki Tekirdağ genelinde belediyeler vatandaşın çözüm merkezi olmaktan ziyade problem merkezi haline gelmiş durumda. Özellikle yapılan işlerin yavaş ilerlemesi, vatandaşı bezdirmesi sadece Çerkezköy değil Tekirdağ’ın tüm ilçelerinde, ziyarete gittiğimiz bütün beldelerde, kentlerde vatandaştan duyduğumuz şeyler. Allah nasip ederse bizde elimizden geldiğince çalışıp, Çerkezköy için dediğim gibi Milliyetçi Hareket Partisi’nin Çerkezköy için düşünceleri nedir? Politikası nedir? Seçim vaatleri nedir? Yavaş yavaş bunları hazırlayıp vatandaşımızla irtibata geçeceğiz. Genel başkanımızın 2014 seçimlerinde bir sloganı vardı. ‘Belediyecilik dokunmaktır’ diye. Vatandaşın dertlerine inşallah dokunacağız. Dinleyeceğiz. Gücümüzün nefesimizin yettiğince de izah edeceğiz, anlatacağız. Tabi en başında memleketimize hayırlısı olsun. Fakat şuan vatandaşımızın büyük bir kesiminin Tekirdağ genelinde Çerkezköy de dâhil belediye hizmetlerinden memnun olmadığı kanaatindeyiz.”

Bir gazetecinin, “Yerel bazda baktığımızda şuan Çerkezköy ve Kapaklı’nın gündeminde olan termik santral konusunda ne düşünüyorsunuz. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz.” sorusuna Aydeniz, “Termik Santral konusunda biz birkaç ay önce özellikle oturup ders çalışır gibi çalışarak, üzerinde düşünerek, araştırarak bir açıklama yaptık. Termik santrale karşı olduğumuzu belirttik. Biz birinci öncelik olarak insanlarımızın sağlığından yanayız. Fakat şöyle bir durum var. Geçen gün kaymakamımız Atilla Selami Abban buranın en yetkili kişisi olarak bir açıklama yaptı. Türkiye’nin enerjiye ihtiyacı olduğunu, enerji konusunda bağımsız olması gerektiğini biliyoruz. Termik santral olmasa dahi alternatif enerji yollarına gidilmesi şarttır. Biz bunu Ankara’da genel merkezimizde genel başkanımıza da dile getirdik. Genel Başkanımız “öncelik insanımızın sağlığıdır. Fakat Bulgaristan’dan enerji temini Türkiye için özelikle Trakya Bölgemiz için üzücüdür” dedi. Bakınız OSB’de elektrik kesintisi oldu. Bulgaristan’ın şalteri indirmesinden dolayı OSB’de 4-5 saat iş durdu. Yağmurdan dolayı tehlike arz etmemesi için Bulgaristan’ın şalteri indirdiği konusunu konuştuk. Türkiye’nin enerjiye ihtiyacı vardır. Alternatif enerji yolları da değerlendirilmelidir. Fakat kaymakamımızın yaptığı açıklamadan sonra buranın en yetkilisinin yaptığı açıklamadan sonra kaymakamımızda başta olmak üzere devletimize güvenmek zorundayız. Sonuçta bu işin altına biz açıklamamızı yaparken henüz Cumhurbaşkanlığı tarafından onaylanmamıştı. Cumhurbaşkanın imzası altında ise düşünmek lazım, yapılacaksa da en iyisinin yapılıp en az zararla, vatandaşa hiç zarar vermeyecek şekilde işlenmesi için işletilmesi için kendi vicdanımızda kendi görüşümüzde bunun işin de takipçisi olacağız.  Görünen odur ki bunun geri dönüşü yoktur. Biz böyle görüyoruz, artık bu karar alınmıştır. Belki yapılmasaydı daha iyi olacaktı. Ama yapılacaksa da son sistemle, konuşulduğu gibi vaat edildiği gibi işletilecekse onu da artık görüp bakacağız, bekleyeceğiz. Biz şuanda biraz ortadayız gibi. Yani devletin alacağı kararlara, emirlere saygılıyız, hiç yapılmasaydı iyi olurdu ama Türkiye’nin enerji ihtiyacı olduğunun da farkındayız. Tüm enerji yollarının da değerlendirilmesi lazım. Yani ülkemizin enerjide bağımsız olması için de ne gerekiyorsa yapılması lazım.” diye cevap verdi.



MİLLİ MESELE OLARAK BAKIYORUZ
Aynı soruya ise AK Parti Çerkezköy İlçe Başkanı Abudlah Öğe şöyle cevap verdi: Şimdi biz bu meseleye bir milli mesele olarak bakıyoruz. Bizim Enerji Bakanlığımızın üst başlığı “enerji de tam bağımsızlık milli enerji” Şu anda Enerji Bakanlığımız çalışmalarını yürütüyor. Enerji de tam bağımsızlık ne demek? Önce bunu bir anlamak lazım aslında.Bağımsızlığı, biz enerjide, dış politikada, ekonomide birçok kalemde sayabiliriz. İşte enerjideki bağımsızlığımız da bizim yerli kaynaklarımızı kullanmaktan geçiyor. Çerkezköy’ümüzde Kapaklı’da bu konuya karşı gelen kesimi önce bir değerlendirelim.

ÇEVREYE ZARARI OLMADIĞINI ÇOK İYİ BİLİYORLAR
Cumhurbaşkanımızın bahsettiği, anlattığı kesim, işaret ettiği kesim o gruplarla örtüşüyor. Şimdi karşılar her şeye karşılar. Yani enerjiden başlarsak, bir kere bunlar nükleer santrale karşılar, termik santrale karşılar. Bakın teşkilatımızda belgeleri var. Bunlar rüzgar enerjilerine de karşılar. Güneş tarlalarına da karşılar. İstanbul’da üçüncü köprüye de karşıydılar. 1974’te Boğaziçi Köprüsüne de karşıydılar. Havaalanına da karşılar. Aslında her şeye karşılar. Bir yanına bir parantez açayım. Bunlar hatta ve hatta terörle mücadeleye de karşılar. Bunlar her şeye karşı. Termik santralle alakalı olan meselede aslında şunu bal gibi biliyorlar ki burada termik santral son teknoloji kurulacak ve çevreye zararı olmayacak. İşte bunları örgütlemeye çalışan kişiler bal gibi bu termik santralin sağlığa zararlı olmadığını çok iyi biliyorlar. Neye hizmet ediyorlar bilerek veya bilmeyerek. Öncelikle ben de bir Çerkezköylü olarak, Çerkezköy’de doğdum. Üç tane evladım var. Burada yaşıyorum. Ve burayı da hiç terk etmeyeceğim Allah nasip ederse. 40 yıldır buradayım. Ailem 45 yıldır burada. Böyle bir şeyin zarar vereceğine inansak, bizi termik santralin temiz olmayacağını ikna etmeselerdi bu işe zaten önce ben karşı çıkardım. Ben Çerkezköy’ün 5 bin nüfusu olduğu zamanları biliyorum. Termik santral süperkritik denilen standartlı bir termik santral olacak. Çan’da ki diğer yerlerdeki termik santrallerden de daha kaliteli, daha çevreci, çevreyi kirletmeyen, kuru sistemde tabir edilen, yakıtı çok iyi değerlendiren bir termik santralden bahsediliyor. Şimdi yavaş yavaş söylemler şuna geldi. İşte bazı CHP’li siyasetçiler termik santral tamam, enerji ihtiyacımız ama burada kurulmasın ama biraz daha ötede kurulsun. Yani bunu düşünen, bunu araştıran bu konunun uzmanları termik santralin, kömürün, enerji sahasının nerede olduğunu bilip, bu santralinde nerede kurulacağını hesaplayamayacak durumdalar mı? Sizler söyleyin, projeniz nedir? dendiğinde biz sadece karşıyız diyorsunuz.

BEN TEMİZ BİR TERMİK SANTRAL OLACAĞINA İKNA OLDUM
Termik santralin son yer değişikliğindeki sebep, ağaç kesilememesi ve ağaç olmayan bir yerde termik santralin kurulması. Şundan bir kere Çerkezköylülerimiz çok müsterih rahat olsunlar. Ben temiz bir termik santral olacağına ikna oldum. Zaten şuan da net olarak ne zaman yapılacak şurada yapılacak diye tam da bir netlik yok aslında. Şuan da fizibilitesi yapılıyor. Şimdi bunu bize siyasi malzeme yapmayın diyenler, aslında bunu çok iyi siyasi malzeme yapmaya çalışıyorlar. Bizim bir kere siyaseten bundan kaybımız olsa şuan da kalkıp da bu işi savunmam oy kaybımız olsa bizim hükümetimiz bu termik santralin burada kurulmasına karşı gelirdi. Bizim siyasi bir hesabımız olmadığının en açık göstergesi bu termik santralle alakalı bizim milletimizi bilgilendirme çalışmamızdır. Burada termik santralin, ‘işte sağlığa zararlı, bunun kömürü çıkacak nereye koyacağız külü olacak bilmem ne olacak’ ya bırakın bu şeyleri bunların mühendislik çalışmaları yapılmıştır. Hiçbir şekilde termik santral havayı kirletmeyecek, Avrupa standartlarının dahi altında, bakın bir rakam vereceğim. Bir metreküpte 50pp denilen toz oranında Avrupa’da ki termik santrallerin standardı, bizim burada yapılması düşünülen termik santral 25pp yani Avrupa standartlarının dahi yarısı kadar standartta olan yani  daha az çevreyi kirleten bilhassa kirletmeyen daha çok su buharı salan özellikte olacak. O size gösterildiği gibi Çerkezköylülerin aslında anlattıkları gibi ‘böyle baca var işte oradan çıkan dumanlar falan’, böyle bir şey yok. Bu görüntüyü siyasi olarak referandumda billboardlara Çerkezköy’de hayır yazarak bunu siyasi ranta çevirmeye çalışanların niyetini biz gördük.Aslında burada milletimiz kandırılıyor. Hayır propagandasını termik santralle hayırla birleştirerek şimdi milletimizin bilinç altına bunu yerleştirmeye çalışıyorlar. Çok yakında Termik Santral ile alakalı konunun uzmanları Çerkezköy’de daha detaylı bilgiler verecekler. Temiz bir termik santral olacak. Aslında buradan çeşitli STK temsilcileri Çan’da termik santrali ziyaret ettiler. Yani orada ne gördüklerini anlatsınlarki Çan’daki termik santralden daha temiz daha üst teknoloji bir termik santral burada yapılacak, çevreyi kirletmeyecek. Bundan kesinlikle eminiz. Bir Alman vatandaşıcebindeki 100 eurodan 1 eurosunu enerjiye verirken, bir Türk vatandaşı cebindeki 100 eurodan 10 eurosunu enerjiye veriyor. Cari açığımızın en büyük sebebi bizim enerji ihtiyacımızı ithal etmemizdir. Biz enerji ithal ettikçe bu cari açığı kapatamayacağız.

İKİ TANE ÜLKENİN ELİNE BAĞLI
Şimdi Almanya’da, Fransa’da onlarca termik santral ve nükleer santral var. Almanya enerji satıyor, Fransa elektrik ihraç ediyor. Oralarda hava kirliliği olmuyor. İnternetten girin bakın Almanya’daki termik santral şehir içinde, yani orada çevre kirliliği yapmıyor da burada mı çevre kirliliği yapıyor. Türkiye’de ki sözde çevreci örgütleri örgütleyen bunları da finanse edenler, araştırıldığında şu sonuç çıkıyor. Avrupa menşei örgütler çıkıyor. Yani Avrupa’nın finanse ettiği, Türkiye’nin bağımsızlığını istemeyen örgütler tarafından finanse edildiği görülüyor. Artvin’de HES’ler, çevrecilere bakın çoğu Artvinli bile değildir. Birçok çevreciyiz diye geçinenler aslında o yörenin halkı değil.  Bunları bu şekilde örgütleyerek Almanya’nın istediğini yapmaya çalışıyorlar. Bizim şuanda Çerkezköy’de elektrik ihtiyacımız nereden gideriliyor? Bulgaristan’dan.Bulgaristan’ın yaptığı 40 yıllık termik santralden buraya elektrik geliyor. Ve ikinci olarak da Rusya’nın doğalgazını aldığımız çevrim istasyonlarından buranın elektrik ihtiyacı karşılanıyor. Bu elektik ihtiyacı bizim kalplerimiz iki tane ülkenin, hani kızdığı zaman domates almayan, yağmur çok yağdığı zaman baraj kapaklarını açıp Edirne’de sel götürmesine sebep olan iki tane ülkenin eline bağlı. Birisi şalteri indirse, birisi doğalgaz vanasını kapatsa bu sonuçta bir ülke yani bir siyaset politikası uygulanıyor. Biz burada elektriksiz kalacağız. Çerkezköy, Kapaklı, Ergene, Türkiye’nin yüzde 3 elektriğini harcıyor. Ben şimdi termik santrale karşı olan arkadaşlara şunu soruyorum. Şu elektriği nereden üreteceğinizin projesini birde bize sunun. Hoplasalarda, zıplasalardabu bizim hükümetimizin bir programı. Kendi yerli kaynaklarımızı, milli enerjimizi kullanacağız. 1970’lerde kapatılan petrol kuyularını tekrar açacağız. Çünkü Türkiye büyüyor, Türkiye güçleniyor. Her şeyde olduğu gibi enerjide de tam bağımsızlık bizim hedefimiz. Milletimizin, çoluğumuzun çocuğumuzun cebinden enerjiye daha fazla para harcamamak için bugün çağımızın ihtiyacı enerji de dışa bağımlılığı kaldırmak için bizim yerli kaynaklarımızı kullanmamız gerekiyor. Tabi bu yerli kaynakları kullanırken de kesinlikle çevreye zarar vermemeye çalışacağız. En çevreci hükümet biziz. Cumhuriyet tarihinde dikilen ağaç kadar, ağaç diktikson 15 yılda. En çevreci, en doğaya saygılı elektrik enerjisi üretilecekse onu üreteceğiz. Bakın boy boy protestolar etmişler. “Biz rüzgar tribünlerine karşıyız, bakın internetten CHP’li belediye başkanları HES’lere karşıyız RES’lere karşıyız termiğe karşıyız nükleere karşıyız” her şeye karşısınız. Birde ne yapacağınızı anlatın. Şu ana kadar bu memlekete ne katmışsınız. Yola karşısınız, köprüye karşısınız. Bunlar Türkiye’nin ilerlemesine karşı. Bu niyetlerinin altında bu yatıyor. Biz bu konuya ikna olduk bundan sonra daha teknik bilgilerle bakanlık yetkilileri tarafından gelinip burada halka da anlatılacaktır. Herkes rahat olsun. Burada kurulacak olan termik santralden yok toz kütle gibi bir çevre kirliliği söz konusu değil. Burada birçok fabrika var, birçok kömürle çalışan fabrikalar var. Beklide bunların sayısı bu vesile ile azalacak.  Elektriği daha ucuza daha iyi imkanlarla alırlarsa bu sayede hep birlikte ucuz elektriğe sahip olacağız. Çevre daha az kirlenecek. Ama bunu siyasi malzeme yapanlar kalksınlar belediye de ne yaptıklarını anlatsınlar. Termik santrali siyasi ranta çeviriyorlar. Asıl kendi yapamadıklarının üstünü örtüyorlar. Bu konuda istemezük propagandasında CHP’nin üzerine yok. Hiçbir şey istemez. İnanın bunlara iktidarı verin onu da istemeyecekler. Çünkü bu memleketi yönetebilecek kabiliyette teşkilatlar değiller. Sizler her işi bıraktınız haletliniz, Kapaklı’yı Çerkezköy’ü hallettiniz, Tekirdağ yollarını orayı burayı, millete hizmeti hallettiniz termik santrale karşısınız. Herkes işini yapsın.

BU MİLLİ MESELEDİR
Termik Santral Enerji Bakanlığı’nda bir projedir. Bu milli bir meseledir. Türkiye’nin her yerinde enerjiye ihtiyacımız vardır. Kesinlikle çevreyi kirletmeyen son teknoloji termik santrallerle enerji ihtiyaçlarımız çözülecektir. Bu konuyu siyasi malzeme yapsaydım. Ben şuanda bu konuşmayı yapmazdım. Bizim oy kaybımız olsaydı bugün termik santralle alakalı nerede milli enerjimiz varsa orada kurulmasını savunmazdık. Almanya’da her yıl Alman hükümeti milyarlarca Euro kendi termik santrallerini, kendi kaynaklarını madenlerini sübvanse ederek kendi kömürünü kullandırıyor. Bakın Güney Amerika’da 6 bin 500 kalori olan kömürünü ithal etmeyip 2 bin 500 kalori olan Alman kömürünü kendi milli enerjisi diye kullandırıyor. Sübvanse ediyor. Ama konu Türkiye olunca bu havayı kirletiyor. Siz kime hizmet ediyorsunuz? Bizim milli meselemiz olan milli bağımsızlığımızın alt başlığı olan milli enerjimizi bu şekilde karalamalarla kampanyalarla bu şekilde art niyetli olan çevrelere hizmet etmiş oluyorlar. Bunu da bilerek yapıyorlarsa o vebal de onlara yeter. Bilmeyerek yapanlar varsa bu konuyla ilgili bilgi edinsinler. Yani bakanlık yetkilileri gelecekler bizler zaman zaman açıklama yapacağız. Bu konuda Çerkezköylü veKapaklılı hemşerilerimiz müsterih olsunlar. Çevreyi kirletmez kirletirse buna önce hükümetimiz, sonra biz karşı çıkarız. Bu konuda biz ikna olduk sıkıntı yok.”

ENERJİYE KARŞI DEĞİLİZ
Ek olarak MHP Çerkezköy İlçe Başkanı Ahmet Aydeniz, “Şimdi biz karşı olduğumuzu ilk açıkladığımızda şunu söylemiştik. Bakın biz enerjiye karşı değiliz. Sadece insan sağlığının en azami derece düşünülmesi konusunda uyarmıştık.Türkiye’nin en büyük ihtiyacı enerji. Bağımsızlık yolunda, tam bağımsızlık yolunda atılması gereken en büyük adım bu. İkincisi sayın kaymakamımız açıklama yaptıysa beklemekten yanayız. Bana özelden de yazan, sosyal medya aracılığıyla da yazan  vatandaşlarımız oluyor. Siz buna karşı değil misiniz?Niye sessiz kalıyorsunuz? Bizde onlara diyoruz ki hayır kardeşim biz karşı olduğumuzu da söyledik ders gibi de çalıştık. Termik santral nedir?’den başladık olaya. Fakat biz isterdik ki eğer termik santrale karşı bir platform oluşacaksa bağımsız bir platform olsun. Belediyelerin müdürlüğünde bünyesinde olmasın. Bakın bizim Kapaklı İlçe Başkanımız İsmail Türker bey bu konuda karşı olduğunu beyan etti. Gazetelerde basın açıklamaları oldu. Broşür dağıttı. Fakat geçen gün Kapaklı’da yapılan programda madem her kesimden vatandaşı düşünüyorsunuz, neden kendisine söz hakkı vermediniz?. Biz spor salonunda yapılan programa da katıldık. Sadece Silivri Belediye Başkanı ve Çerkezköy Belediye Başkanı konuştu. Vatandaşın meselesiyse her kesimden insana söz hakkı verilmesi gerekir. Belediyenin meselesiymiş gibi gösterilmemesi lazım. Eğer yürekleri varsa bağımsız bir platform oluştursunlar. İçinde din adamı da olsun, sağ görüşten de olsun, sol görüşten de herkesimden insan olsun. Doktorda olsun hukukçuda olsun. Bunu böyle yapsınlar. Sadece Çerkezköy ve Kapaklı belediyelerinin sorunuymuş gibi. Bunu seçim propagandası haline getirdikleri içinde şuanda geriledik. Bu iş siyaset malzemesi de olmasın Pazar günü yaptıkları toplantı, vatandaşımızda da karşılık bulmadığını görüyoruz. 1 aydır reklamı yapılan organizasyonun 500-600 kişilik bir toplantı haline dönüşmesi de fiyaskodur onlar için. Çünkü seçim malzemesi olduğuna inanıyor vatandaş. Vatandaşımız, termik santrale karşı dahi olsa bunu sadece belediyelerin programı dahilinde yapılıyormuş gibi gösterilmesine tepkili. Bağımsız platform kursalardı belki herkes açıkça fikrini söylerdi. Artılarını eksilerini herkes dile getirirdi. Bu da düşündürücü.”ifadelerini kullandı.

GENEL BAŞKANLARI NİÇİN KÖMÜR ÇIKARTMIYORUZ DİYOR
Bir gazetecinin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 31 Ekim tarihinde TBMM’de yaptığı grup toplantısındaki “Dışarıdan kömür ithal ediyorlar bu ithalat niye yapılıyor. Neden elimizin altında kömür varken çıkarmıyoruz.” açıklamasını ve CHP’li iki belediyenin kömürlü santrale karşı olduğunu hatırlatması üzerine Öğe, “Kendi genel başkanlarının söylediklerine sahip çıkmıyorlar. Yani genel başkan neden yerli kömür kullanmıyoruz diye grup toplantısında söylüyor. Bu arkadaşlarda neden buradan kömür çıkarıyoruz diye toplantı yapıyorlar. Kendi kafaları karışmış. Bence birbirlerinden de habersizler. Çünkü bu konunun ne kadar milli olduğu konusunda da hassasiyetleri yok demek ki. Yani komik bir duruma düşmüşler. Kendi genel başkanlarının yaptığı grup toplantılarını takip etmelerini tavsiye ediyorum. Sonra geri adım atma vites değiştirme hareketleri oluyor ama komik duruma da düşüyorlar. Yani Kılıçdaroğlu’nun bu şekilde söylemi doğru haklı. Yani yerli kömürün kullanılmasındaki görüşü umut verici. Ama buradaki CHP’li belediyelerin buradaki kömürü neden çıkartalım demesi de enteresan olmuş.”diye cevapladı.

DİYALOGLA ÇÖZÜLMESİNDEN YANAYIZ

Aynı soruya ise Aydeniz, “Ben Kemal Kılıçdaroğlu’nun o konuşmasını kaçırmışım. Haberim yoktu. O da manidar. Eğer kömürü niye çıkarmıyoruz diyorsa, kömürü nerede işleyeceğimizi de söylemesi lazım. Kömürü nerede değerlendireceğiz, ülkenin büyük bir kısmı doğalgaz kullanıyor özellikle konut alanlarında kentlerde yerleşmelerde. Kömür kullanılacak yerler artık belli başlı yerler olmaya başladı. Oturup bir düşünmeleri, birbirleriyle konuşmaları lazım. Biz açıkçası her şeyin diyalogla çözülmesinden yanayız. Termik santral faydalı olacaksa AK Parti’nin malıymış gibi olmamalı. Zararlı da olacaksa bunun zararına karşı çıkacak olan sadece CHP olmamalı. Yani diyalog konusunda biz belediyeye dargınız teşkilat olarak. Hiçbir şeyde fikrimiz alınmıyor. Bizi yok sayamazsınız” diye cevapladı.

Editör: TE Bilisim