Çerkezköy Bakış - AK Parti Çerkezköy İlçe Kadın Kolları Başkanı Rüveyda Akbay, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslar Arası Mücadele ve Dayanışma Günü dolayısıyla açıklama yaptı.

“BÜYÜK BİR KESİM ŞİDDETE MARUZ KALIYOR”

Çağımızda insanlığın büyük bir kesiminin çok yönlü şiddete maruz kaldığını belirten Akbay “Yaşamımızın her alanı hak ve adalet mücadelesi ile geçmektedir. İçinde bulunduğumuz çağın olumsuz özelliklerine inat kadınlar olarak dünyayı güzelleştirmeye yönelik çabaların kaynağı da yine biz olacağız. Hayallerimizle yapabildiklerimiz arasında derin uçurumlar olmasına rağmen bizler yılgınlık nedir bilmiyoruz. Çünkü kadını Allah’ın emaneti olarak gören bir dinin mensuplarıyız. Bizi biz yapan değerlerin korunması ve güvence altına alınması ile insan hakları konusunda bir şeyler yapmış oluruz” dedi.

“EŞİT OLDUĞU TEK KONU İNSAN HAKLARI”

İnsanların doğuştan farklı özelliklerle dünyaya gelmiş olmalarına rağmen eşit oldukları tek konunun insan hakları olduğunun bilincine vardığında, başta şiddet olmak üzere pek çok problemin çözülebileceğini dile getiren Akbay, “Hak ve adalet gibi özümüzde bulunan değerler toplum tarafından güvence altına alındığında bizler şiddete karşı amacımıza ulaşmış olacağız. Kadına yönelik şiddet, cinsiyet ayrımcılığına dayalı bir insan hakları ihlalidir. Kadına yönelik şiddet dünyada ve ülkemizde; eğitim, ekonomik durum, yaş ve yaşadığı çevreye bakmaksızın tüm kadınların ve dolaylı olarak toplumun etkilendiği bir durumdur. Şiddet, bir insan hakkı ihlali olması ile birlikte; bireyi, aileyi ve toplumu derinden etkileyen bir hastalıklı ruh halidir. Kadının maddi ve manevi her yönden zarar görmesine ve hayatını insan, koşullarda devam ettirememesine neden olur” dedi. Toplumun geleceğini oluşturan kadınların türlü olumsuzluklarla karşı karşıya geldiğini söyleyen Akbay “Şiddet toplumun her kesiminde farklı durumlarda meydana gelebilmektedir. Kadına yönelik şiddet, cinsiyete dayanan, kadını inciten, ona zarar veren, fiziksel, cinsel, ruhsal hasarla sonuçlanma olasılığı bulunan, toplum içerisinde ya da özel yaşamında ona baskı uygulanması ve özgürlüklerinin keyfi olarak kısıtlanmasına neden olan her türlü davranıştır” diye konuştu.

“FARKLI DÜZEYLERDE DEVAM EDİYOR”

Tüm kurallara rağmen haksızlık, adam öldürme, şiddet ve terörün geçmişten günümüze farklı düzeylerde devam ettiğini söyleyen Akbay, “En önemlisi, uygarlık geliştikçe şiddetin azalacağı yolundaki görüşlerin aksine, şiddet farklı boyutlarda ve yoğunlukla bütün dünyada yaşanmaktadır. Kadına yönelik şiddet ile ilgili medyaya yansıyan haberlerin; konunun hassasiyeti sebebiyle kadınların yaşadıkları şiddeti ifade edemediğini biliyoruz. Medeni toplumlarda şiddetin herhangi bir nedeni olmaz, olamaz. Bizlerin vazifesi adaletli bireyin inşasındaki rolümüzün de farkında olmaktır. Adalet bireyden başlayarak toplumun geneline yayılmazsa; sonuçları itibariyle sadece şiddetin değil, her türlü hastalıklı tutumun yaygınlaşmasına neden olur. Kadın ve şiddetin birlikte anılması artık farkındalık oluşturmaktan ziyade; toplumun geleceği açısından olumsuz bir duruma neden olmaktadır. Özellikli olarak her çocuğun annesini güçlü görmeye hakkı vardır. Ancak ekranlara yansıyan yüzüyle; şiddet mağduru kadın imajı ile özlenen ve beklenen kadın imajı oluşturmanın mümkün olmadığı düşüncesiyle hareket etmenin vakti gelmiştir” dedi.

“BİZİM ELİMİZDE”

Akbay, açıklamasında şu ifadelere de yer verdi: “Şiddet bağlamında kadına yönelik şiddetin önlenebilmesi için toplumun her kesimine çeşitli sorumluluklar düşmektedir. Başta aile olmak üzere; devlet kademeleri ve medyanın önemli görevleri bulunmaktadır. Bize düşen görev; bu mağduriyetleri ortadan kaldırmak olmalıdır. Ancak bununla beraber iyi örnekleri toplumda yaygınlaştırarak; kadının varlığına yaraşır temsil imkanını gözler önüne sermek asıl amacımız olmalıdır. İyi örneklerin toplumda yaygınlaşmasıyla beraber kötünün kendine yer bulamayacağı bir dünya düşüncesiyle yolumuza devam etmeliyiz. Kadın ve erkek arasında yaşanan şiddetin hiçbir biçimde hoş görülmediği bir toplum oluşturmak bizim elimizde” imkanını gözler önüne sermek asıl amacımız olmalıdır. İyi örneklerin toplumda yaygınlaşmasıyla beraber kötünün kendine yer bulamayacağı bir dünya düşüncesiyle yolumuza devam etmeliyiz. Kadın ve erkek arasında yaşanan şiddetin hiçbir biçimde hoş görülmediği bir toplum oluşturmak bizim elimizde”
Editör: TE Bilisim