TÜBİTAK'ın "Türkçe Büyük Dil Modeli" ile yapay zeka, Türkçe diline ve kültürüne uyum sağlayarak, teknolojik bağımsızlık ve dilsel zenginlik açısından yeni bir döneme adım atıyor.

Türkiye, yapay zeka alanında önemli bir adım atarak, Türkçe'nin bu evrende temel bir dil olmasını hedefliyor. TÜBİTAK tarafından geliştirilen "Türkçe Büyük Dil Modeli" ile yapay zekanın Türkçe diline ve kültürüne uyum sağlaması amaçlanıyor. Bu girişim, teknolojik bağımsızlık ve dilsel zenginlik açısından bir dönüm noktası niteliğinde.

Evde çıkan yangın söndürüldü Evde çıkan yangın söndürüldü

Türkiye'nin bilim ve teknoloji alanındaki öncü kuruluşlarından biri olan TÜBİTAK, yapay zeka teknolojilerinin Türkçe ile uyumlu hale getirilmesi için kritik bir proje başlattı. "Türkçe Büyük Dil Modeli", yapay zekanın Türk kültürü ve diline uyum sağlayarak, teknolojik gelişimde yeni bir sayfa açmayı hedefliyor.

Son yıllarda yapay zeka teknolojileri, üretken zeka ve dil modelleri alanında kaydettiği ilerleme ile dikkat çekiyor. Ancak, bu ilerlemenin büyük bir kısmı İngilizce gibi uluslararası diller üzerine yoğunlaşmış durumda. Türkçe, küresel dil modellerinde yeterince yer bulamadığı için, Türkiye özgü kültürel ve dilsel değerler teknoloji dünyasında ihmal ediliyor.

TÜBİTAK BİLGEM'in bu yeni projesi, Türkçenin yapay zeka teknolojilerinde daha aktif bir rol almasını sağlamak amacıyla yola çıktı. Türkçe kaynaklarla beslenecek bu model sayesinde, yapay zeka Türk dilinin inceliklerini ve kültürel değerlerini daha iyi anlayabilecek.

Bu yenilikçi proje, internet üzerinden erişilebilen geniş bir Türkçe metin havuzundan yararlanılarak gerçekleştiriliyor. Proje kapsamında geliştirilen özel ön işleme süreci ve "tokenizer" aracı sayesinde, Türkçe'nin zengin sözdizimsel ve anlamsal yapısı, yapay zeka tarafından etkin bir şekilde işlenebilecek.

Modelin eğitim süreci, Türkçe doğal dil işleme görevlerinde üstün performans göstermesi için titizlikle yönetiliyor. Bu gelişme, sadece teknolojik ilerleme açısından değil, aynı zamanda Türkiye'nin kültürel ve sosyal değerlerinin korunması açısından da büyük önem taşıyor.

Editör: Haber Merkezi