Çok yaşayan mı, çok okuyan mı, çok gezen mi bilir?
Bence hepsi… Çok yaşayanın tecrübeleri, okuyanın bilgisi, gezenin görgüsü… Neden sadece tek şıkla sınırlı kalmamız gerekiyor ki? İnşallah çok yaşayalım ki, çok okuyup, çok gezebilelim… Hepimiz rahatlamayı ve iyi hissetmeyi seviyoruz. Sakin ve huzurlu yemekler, yeni maceralar ve deneyimler, tanıştığımız insanlar ve biriktirdiğimiz anılar, uzun ve karmaşık yürüyüşler, keşfettiğimiz yeni yerler... Tüm bunları yaşamak bize iyi hissettiriyor. Sıkça duyarız ki seyahat etmek çok faydalıdır ve pek çok kişi, seyahat etmenin fiziksel ve psikolojik sağlığımızı korumada yardımcı olduğunu söyler. Peki seyahat etmenin faydaları neler? Bu faydaları bilmek ve seyahat etmenin ne kadar önemli olduğunu anlamak önemli. Gezmek denince akla bol boş vakit ve harcanacak paralar geliyor değil mi? Günümüz de seyahat etmek, eskiye nazaran çok daha konforlu ve hızlı hale gelse de maliyet açısından herkesi düşündürüyor. Özellikle yurt dışı seyahatleri bayağı korkutuyor bizleri. Vize, yol masrafları, kalacak yer, yiyecek, içecek derken bütçeyi gerçekten sarsacak meblağlar söz konusu olabiliyor bazen. E hal böyle olunca sürekli bir şeyleri ertelemek zorunda kalabiliyoruz. Seyahat etmenin sunduğu en büyük fayda, hayatımıza kısa bir süre için yeniden başlama şansı vermesi. Araştırmalara göre, seyahat süresince yaşanan bu yeniden başlangıç, sağlığımızı olumlu etkiliyor. Yeni insanlarla çevrili olmak, yeni yerleri keşfetmek ve hatta yeni yemek tarifleri denemek; tüm bunlar ve daha fazlası, rahatlama ve huzur bulmamıza yardımcı oluyor. Eğer depresyon veya anksiyete gibi sorunlarınız varsa, seyahat ederek yeni aktiviteler yapmanın ardından kendinizi iyi hissedeceksiniz. Bu yeniden başlangıç, sizi sıradanlığın ötesine taşır ve farklı bir bakış açısı kazandırır. Seyahat, yalnızca bedeninizi değil, zihninizi ve ruhunuzu da canlandırır. ‘Yediğin içtiğin senin olsun, gezip gördüğünü anlat’ demiş büyüklerimiz; düğünlere, yazlık evlere, israf niteliğinde yapılan marka alışverişlere, gereksiz yere harcadığımız onca paralara, başkalarını mutlu etmek için düğün yapacak olanlara, bunu yapmak yerine seyahat etmelerini öneririm. Pembemsi bir beyaza bürünen badem ağaçlarının altında, taze çimenlerin üzerinde geçireceğiniz birkaç saat bile size hayatın ne kadar güzel olduğunu hatırlatacak, gereksiz dertlerinizi unutturacaktır çünkü. Çiçekler yüzünü göstermeye başladı bile. Yeşile karışan papatyalar, anemonlar ve hatta orkidelerin parlak renkleri, içinden çıktığımız gri kış günlerinin de etkisiyle emin olun ki bugünlerde gözünüze bir başka güzel görünecek. Çiğdemlerse adeta gezenlere göz kırpıyor. Üstelik siklamenler de çiğdemlerin eşlikçisi. Kafamızı dışarı çıkardığımızda, dışarda birçok bahar emaresi var. Örneğin mimozalar buram buram kokmaya, bahar dalları parkları, bahçeleri süslemeye, manolyalar yüzünü göstermeye başladı, birçok yerde erguvanların eli kulağında. Evdeki masaların üzerindeki vazolarda dalından koparılan mis kokulu güller yerini çoktan aldı. Çiçekler açar da kelebekler durur mu? Atalanta kelebeği yeşilliklerde, çiçeklerde arzı endam ederek kendi türü için baharın işaret fişeğini ateşlemiş durumda. Onu orakkanat, beyaz melek, yırtıkpırtık gibi öncü bahar kelebekleri izleyecek. Mahrum bırakmayın kendinizden bu güzellikleri… Malum doğada baharın en erken müjdecisi kırlangıçlardır ve onlar da Türkiye’ye kümeler halinde üzerimizden uçarak girdi. Anadolu’ya yayılma telaşındalar. Baharın habercilerinden leylekler de iki kanattan geliyor. Ayrıca baştankara ve ispinoz gibi şahane şarkılar söyleyen kuşların da daha kuzeye çıktığı günlerdeyiz. Leylek, arıkuşu, kırlangıç, ebabil, guguk kuşları sırasıyla hepsi dalına kondu çoktan…  Leylekler yakında Beyşehir Yeşildağ beldesindeki ‘Leylekler Vadisi’ne yerleşecek. 
Bazen hayat yüksek standartları olan bir yaşam sunmasa da olduğumuz yeri güzelleştirmek insanın asli görevidir. Akılla, bilimle, sevgiyle... Gidilecek noktadan çok gidilecek yolu güzelleştirmektir insanlık... İnsan bazen her şeyin içinden sıyrılıp dünyasını kuşbakışı izlemesini bilmeli. 
Güzel şeyler ek topraklarına… Seni sen yapan, renkli çiçeklerine yakışacak tohumlar ek. Yeşilin en güzel halini ek mesela. En sevdiğin mevsimi yaşama zamanı şimdi... İnandığınız her şeyi yaşamanız dileğiyle. ‘‘Yola çıkan kimse yolda kalmaz’’ unutmayın en güzel hikayeler yollarda yaşanır.