Çerkezköy Devlet Hastanesi'nin bahçesinde düzenlenen basın açıklamasını Sağlık-Sen temsilcisi Fisun Koçlar okudu.

“KUDÜS'E SELAM OLSUN. GAZZE'YE SELAM OLSUN”

Vurulan hastaneler ve öldürülen insanlar için toplandıklarını belirten Koçlar, “Kalbi Filistin için atan, Yüreği Gazze'de çarpan, Filistin halkının acısını kurşun yarası gibi yüreğinde taşıyan vicdan sahibi değerli katılımcılar, ilk kıblemiz Mescid-i Aksa için, Kudüs için, bombardıman altındaki Gazze için buradayız. Vurulan, yıkılan hastanelerdeki bebekler için, şehit olan sağlık çalışanları için buradayız. Gözü yaşlı analar, bağrı yanık babalar için. Süt kokulu bebekler için, vicdanların sesi olmak için buradayız. Sağlık-Sen teşkilatları olarak, Türkiye'nin 81 ilinden, hastanelerimizden sesleniyoruz. Kana doymayan, işgalci, katil, Siyonist İsrail'i lanetlemek; mazlum Filistin halkının haklı davasına destek vermek için buradayız. Kudüs'e selam olsun. Gazze'ye selam olsun. Selam olsun Filistin halkının haklı mücadelesine.” Dedi.

“GAZZE'DE İNSANLIK, DÜNYANIN GÖZLERİ ÖNÜNDE KATLEDİLİYOR”

Koçlar, “Dünya, Hirosima'ya atom bombası atanlardan, sivilleri katledenlerden, tepki vermesini bekliyor. Şu ana kadar Gazze'ye atılan bomba 12 bin ton olmuş. Yazıklar olsun bu vahşeti görmeyenlere. Yazıklar olsun hastanelerin bombalanmasına göz yumanlara. Yazıklar olsun riyakarlık yaparak İsrail'e arka çıkanlara. Yüreği Gazze'de atan değerli katılımcılar; Gazze'de insanlık, dünyanın gözleri önünde katlediliyor. Parçalanan bebek bedenleri yüreklerimizi dağlıyor, Evladının cenazesini, bacağına yazdığı yazı ile bulan babanın acısı ciğerimizi yakıyor. Katledilen annesini saçından teşhis eden kız çocuğunun feryadı içimizi acıtıyor. Gazze'de şu anda sivil binalar bombalanıyor. Hastaneler bombalanıyor. İbadethaneler bombalanıyor. Çocuklar öldürülüyor. Kadınlar öldürülüyor. Yaralılar ve sağlık çalışanları öldürülüyor. Ambulanslar vuruluyor. Gazze'de hastane yok. İlaç yok. Doktor yok. Yoğun bakımdaki bebekler çaresiz, ölüme mahkum edilmiş durumda. Kıymetli sağlık çalışanları; İnsan sağlığına hizmet eden kurumlara, hastanelere saldırı yapılması insanlık dişidir, insanlık suçudur Savaşlar dahil her dönemde hastaneler, saldırılmayan, en korunaklı alanlar olarak kabul görmüştür. Ancak bugün, katil Israil, hastaneleri gözünü kırpmadan vurmaktadır. Katil Israil'in hastaneye yaptığı hava saldırısında bebekler, çocuklar, kadınlar, yaşlılar, sağlık çalışanları hayatını kaybetmiştir. Bu saldırı, insanlık adına utanç vericidir. İnsanı yaşatmak için çaba gösteren sağlık çalışanının canına kast etmek insanlığı öldürmektir, vicdanlara savaş açmaktır. İnsan sağlığına hizmet eden kurumların hangi şartlarda, hangi gerekçe ile olursa olsun saldırıya maruz kalması kabul edilemez. Gazze'de hastaneler hizmet dışı kalmıştır. Sağlık merkezleri, elektrik kesintisi ve yakıt tükenmesi nedeniyle hizmet veremiyor. Tibbi destek ve ilaç engellendiği için ulaşamıyor, insanlığın ve merhametin önü kesilmiştir, yolu bağlanmıştır. Gazze'de çocuklar ilaç ve elektrik olmadığı için ölüyor. Yoğun bakımlarda bebekler can veriyor. Yaralılara bakım yapılamıyor. Gazze'nin bekleyecek durumu kalmadı. Gazze'de tıbbi cihazlar kullanılamıyor, çünkü enerji yok. Gazze'de ameliyatlar yapılamıyor, çünkü malzeme yok. Hasta ve masum insanların çaresizliğine kayıtsız kalamayan, mazlum coğrafyalara her zaman elini uzatan alicenap devletimiz bu vicdani görevi de üstlenmiştir. Yüce devletimiz. Sağlık Bakanlığımızın öncülüğünde, cesaret timsali hekimlerimiz ile birlikte acil olarak ihtiyaç duyulan ekipmanları, cihazları, malzemeleri Gazze sınırına ulaştırılmıştır. Sadece milletimize değil insanlığa umut olan sağlık çalışanlarımız şimdi de mazlum Filistin halkının yaralarını sarmak için Gazze'dedir. Duamız yaraların sarılması, zulmün son bulması ve sağlık çalışanlarımızın sağ salim dönmesi içindir. Tüm devletler ve uluslararası kuruluşlar bir an önce Gazze'de insani ateşkesin tesisine yönelik girişimlere samimiyetle destek vermelidir. Israil makamları, insanlığa karşı işlenen suçlara, savaş ve saldırı suçlarına bakan Uluslararası Ceza Mahkemesinde yargılanmalıdır. İsrail-Filistin arasındaki kördüğümün açılması için reçete bellidir. Başkenti Doğu Kudüs olan, 1967 sınırları dahilinde coğrafi bütünlüğü sağlanmış bağımsız ve egemen Filistin devletinin tanınması şarttır. Ey Siyonist Israil, Ey işbirlikçi ABD, Bu firavunluğunuza karşın; Elbet bir Musa çıkar, saltanatınızı yıkar. Buradan hep birlikte haykırıyoruz. Yaşasın çocuklar. Yaşasın insanlık. Kahrolsun emperyalizm. Kahrolsun Siyonizm'in uşakları” ifadelerini kullandı.

sağlık1-1

Aracından silah çıktı Aracından silah çıktı

sağlık2-2

Kaynak: Tuba SÜVEREKLİ