Alkol ve madde bağımlılığı, devletlerin milli savunma planları arasında yer alması gereken önemli bir konudur. Düşündüğümüz zaman alkol ve madde bağımlılığının ilk etki ettiği kişiler, bir milletin gözbebeği ve geleceği olan "gençleridir"

Ve şüphesiz ki devleti ayakta tutan mihenk taşlarından en önemlisi gençlerdir.
İşte bizzat bu durum sebebiyle "alkol ve madde bağımlılığı" başlı başına "Bir milli güvenlik sorunudur"
Alkol ve madde bağımlılığı, sosyolojik, ekonomik, bireysel kabullendirme, kendini bir gruba yakıştırma veya dahil etme, aileye karşı birey olduğunu ispat etme çabası...

Gibi gibi birçok sebep ile uzayıp gidebilir...

Önce gençleri birey olarak ağına düşüren bu tehlike, zamanla aileleri, toplumları ve en sonunda bir milleti içten içe çürütme gücüne sahip.
Gençler, ailelerinden uzaklaşma çabası içerisine girdiği vakit elbet kendisine başka aileler bulmaya çalışacaktır. İşte tam da bu boşlukta, çevresinde ona yakın davranan ilk grubun içerisine giriverir. Ardından kendini o gruba kabullendirmek adına tüm kurallarını, eski yaşantısına dair iyi, kötü inanışlarını bir kenara koyarak gruba ve grubun hal, hareket, inanış gibi her türlü sosyal ve kültürel davranışlarına kendisini teslim eder. Ve hatta kendisini onlara adar. Çoğunluğun merak ederek girdiği bu efsunlu, şatafatlı vadi, zamanla bu çoğunluğu adeta bir köle haline getirerek pırıl pırıl olarak aldığı bu gençleri mankurtlaşmış, robotlaşmış bireyler olarak topluluğun içerisine atıverir. 
Gençlik dediğimiz dönem, değişimin ve gelişimin en üst seviyede çarpıştığı bir dönemdir. Kimisi bu dönemi hafif rötuşlar atarak geçirse de kimisi de bu döneme girer girmez baştan ayağı kendini değiştirerek kendisini kabullendirmeye çalıştırdığı yeni grubun gölgesine hapseder. Onlar gibi giyinir, onlar gibi yemek yer, onlar gibi inanca sahip olur ve de en önemlisi toplumsal ahlak ve kurallara değil de o grubun ahlak ve kurallarına uygun şekilde hareket eder.
...
Madde bağımlılığı, öğretimden ziyade bilhassa eğitim ile alakalı bir durum. Örneğin analiz raporlarına bakacak olursak öğrenim durumlarına göre zirvede %38,2 ile ortaokul mezunları yer alırken ikinci sırada ise %32,2 ile ilkokul mezunları var. Bunun yanında, okuma-yazması olmayan kişilerin oranı %1,4 iken üniversite-yüksekokul mezunlarının oranı ise sadece %2,8. 
Velhasıl hiç okuma yazma bilmeyen toplum ile üniversite mezunlarının yer aldığı gruplarda uyuşturucu kullanımı diğer öğrenim durumlarına göre en düşük seviyede yer almakta.
Uyuşturucu maddeye başlama nedenlerine baktığımız zaman ise %38 ile ilk sırada merak duygusu geliyorken ikinci sırada ise %19’luk oranla özenme mevcut. Sanılanın aksine internet/sosyal medya/televizyon/sinema gibi iletişim araçları %0,2 ile son sırada yer alıyor.
Ve son olarak madde kullanımı yüzünden tedavi olmak isteyenlere baktığımız zaman 2020 yılında %36,3 iken 2021 yılında ise %38.2 dir. Fakat madde kullandığı halde tedavi olmak istemeyenlerin oranı 2020 yılında %5.1 iken 2021 yılında bu oran %6.9 dur. 
Ne mutlu alkol ve madde bağımlılığına milli güvenlik sorunu olarak bakıp mücadele edenlere.
Ne mutlu gençliği ile iç içe  geçmiş toplumlara
Ne mutlu mazisi ile istikbalini bir arada harmanlayıp istiklale yürüyenlere.
Kusurumuz olduysa affola.